Sosyal yardım politikası İsviçre ve Türkiye’de nasıl işliyor?

Kartal Belediyesi Dzytig
Kartal Belediyesi Dzytig

İki röportajımıza ve sosyal yardıma ilişkin basit bilgilere dayanarak İsviçre ve Türkiye arasında bir karşılaştırma yapacağız.


İsviçre’ deki sosyal devlet ilkesi yıllardır örnek teşkil edecek şekil de uygulanmaktadır. Toplumdaki herhangi bir yöneticiye ve herhangi bir partiye özel bir şükran duygusu hissettirmeden, ekonomik sistemde yoksulluğa karşı destekler sağlanır.

……………………

Türk-İş sendikasına göre Türkiyede:

Dört kişilik bir ailenin açlık sınırı 4’013 TL

Yoksulluk sınırı 13’073 TL

Bekâr bir çalışanın aylık yaşam maliyeti 4’927 TL.

………………….

Yapılan yardımlara bakınca Türkiye’de sosyal yardımların yasalar, kurallar ve ekonomik sistemin işleyişi göz ardı edilerek verilmekte olduğu farkedilecektir. Yoksulluk içindeki insanların barınma, elektrik ve gıda giderlerini karşılaması yardımlara rağmen mümkün olamamaktadır. Yardımın bir kısmı merkezi hükümet, bir kısmı belediyeler ve diğer bir kısmı da çeşitli dernek ve vakıflar aracılığıyla yapılmaktadır. Her şey yolunda giderse sadece kısa vadeli bir çözüme ulaşılabiliniyor. Yapılan yardımlar sürekli ve düzenli bir hale getirilememiş durumdadır. Başvuraların kısa aralarla tekrarlanması gerekmektedir. Devletin yapması gerekenleri sivil toplum kuruluşları yapmaya başladığı zaman ise devlete paralel yapıların oluşmasının önüne de geçilememektedir.

Asgari ücret 2021 de 2’826 TL iken 2022 de 4’253 TL olmuştur. Buna rağmen yoksulluk sınırının çok altında kalmıştır.


İsviçre’de ise yoksul olanlar sadece işsizler değildir. Bir işi olmasına rağmen düşük ücret ile çalışan yoksul kesimler de vardır. Bunlar da sosyal geçim seviyesinde yardım alabilmektedirler.

………………..

İsviçre Sosyal Refah Konferansı’na göre (Skos) :

2020’de tek bir kişi için aylık ortalama 2.279 CHF

İki çocuklu iki yetişkin için 3.963 CHF’dir.

………………..

Daha az parayla geçinmek zorunda olan insanlar genellikle yalnız yaşayanlar, çok çocuklu aileler, düşük eğitim düzeyine veya yabancı pasaportuna sahip olanlardan ortaya çıkıyor. Ocak 2022’de İsviçre’de (SECO ya göre) işsizlik oranı yüzde 2,6 seviyesindedir. Bu düşük orana rağmen geliri çok az olan veya geliri olmayan tüm İsviçreliler ve İsviçre de yaşayan tüm yabancılar temel ihtiyaçları için sosyal yardımlardan yararlanabilmektedirler. Bu kısmen suistimal de edilebiliyor. Çünkü çalışan yoksul olmak yerine çalışmayan yoksulluk daha fazla kolaylık sağlayabiliyor. Sosyal yardıma ihtiyacı olanlar maddi destekler sayesinde hem kişisel olarak tüketimde yer alabiliyorlar, hem de sosyal yaşamın içinde yer alabiliyorlar.

İsviçre idari sisteminde yürütme gücü tek bir kişiye, tek bir partiye bırakılmaz. Yani bir belediye başkanı veya bir devlet başkanında tek başına karar verme gücü bulunmadığı için herhangi bir kişi veya siyasi çizgiye özel bir şükran duygusu oluşmuyor. Devletin yürütme organında farklı partilerden yedi kişi seçildikten sonra partilerinden de bağımsız olarak hep beraber karar oluştumak zorundadırlar. Belediyelerdede neredeyse aynı mantık ile yürütme organı oluşmaktadır. Böylece devlet idaresinde yarı Tanrı bir yönetim anlayışının önüne geçilmiş oluyor. Ayrıca her türlü yolsuzluk ve haksızlığa karşı otokontrol sağlanıyor. Bütün bunlar ekonominin ve sosyal yaşamın bir gerekliliği olarak, yıllar boyunca benimsenerek uyguluna gelmektedir.

Yazının Devamı için

Hasan Sarıgül, 21. Şubat 2022, Basel

Yazımızda hata olması durumunda aşağıdaki e-posta’ya bilgi vermenizi rica ederiz!

plattfform4133@hotmail.com

Kommentieren Sie den Artikel

Bitte geben Sie Ihren Kommentar ein!
Bitte geben Sie hier Ihren Namen ein